Friday, December 07, 2012

Bademli Kurabiye

 Artık eskisinden farklı yakınlıktayım blog macerama. Fotoğraf çekerken, gezinirken ya da etrafa göz gezdirirken, blog da aklımın bir köşesinde hep. Her ne kadar bir izleyici kitlem olmasa da, burada kendi kendime sohbet ediyor gibi olsam da :)) azimle devam edeceğim yazmaya :)...




Ve başlıktan da anlaşılacağı gibi, bugünkü dersimiz Bademli Kurabiye :))
Geçen günkü Sarı Çarşamba yazımda belirttiğim tarif yani. E blogumdaki binlerce başlık içerisinden bulmanız zor olur diye belirtmek istedim :)) Bu fotoğraflar ilk denememdekiler değil ama. Çünkü ilk denemede, şekillendirme kısmı çok zor ve başarısız olmuştu. Fotoğraflar da içime sinmeyince, ikinci imalatın fotoğraflarını yükledim :)






Tarifi de yapımı da çok kolay. 

Malzemeler:

2 yumurta
1 bardak pudra şekeri
200 gr kavrulmamış badem
200 gr kavrulmamış fındık

Fındık ve bademleri rondodan geçirip, tüm malzemeyi karıştırıyoruz. Fındık ve badem kırıntıları çok büyük değil, ama toz gibi de olmamalı. Prinç büyüklüğünde olabilirler mesela. Ceviz büyüklüğündeki parçaları 5-6 mm kalınlığına getirerek yassılaştırıyoruz.
180 derece fırında 10 dakika pişiriyoruz. Fırından çıktıktan sonra bir süre bekleyip, yağlı kağıttan ayırabiliriz. Aksi halde kırılabiliyor

Hepsi bu :))








Şekillendirme kısmını elle yapmak çok zahmetli oluyor. Malzemenin parçalı olmasından dolayı muntazam bir yuvarlak elde edilemiyor. Avuç içinde yassı hale getirmekse daha da zor ve acı verici :)

Bunun için de çok kolay bir yöntem tarif ediyorum hemen. Yağlı kağıt üzerine top haline getirdiğimiz karışımı belli aralıklarla diziyoruz. Elimize bir parça yağlı kağıt (15*15cm gibi) alıp, üzerinden düz bir cisimle bastırıp yassılaştırıyoruz.  



Afiyet olsun beni izlemeyen sevgili izleyenlerim :)))

Thursday, November 29, 2012

Pembe Çarşamba :)

Bugün bunaltıcı ve sıkıcı başlayan gün, o kadar güzel bir haberle şenlendi ki!
İçimdeki tüm grilikler ve bulutlar, yerini cıvıl cıvıl ve ışıl ışıl uçuşan kelebeklere bıraktı...
Yaklaşık 4 yıldır devam eden bir mücadele, annem ve babamın zaferiyle sonlandı. Bizden uzakta, elimiz yüreğimizde haber beklerken, harika haberi telefonla aldık.

Ben de geçen haftaki Sarı Çarşamba'yı düşününce, bugün şenlenen günü de Pembe ile adlandıralım istedim :)


Sanırım bu renk günleri artık gelenekselleşecek :)
Gerçi pembe, benim çok da tercih ettiğim bir renk değildir genelde. Bazen ondan başka yakışan olmayan durumlar da var tabii, ama hiç bir zaman ilk tercihim olmamıştır...

Ama bugüüünnn herşey toz pembe :))

























Wednesday, November 28, 2012

Ali'yi Kucaklamaya Az Kala...

Elimde kalan fotoğrafları gözden geçirip, neler paylaşılabilir diye bakıyorum birkaç gündür. Biricik yeğenim Ali için yaptıklarımı görünce, onları da paylaşabilirim diye düşündüm.

Ali şu anda nerdeyse 2 yaşına geldi; ama aramıza katılacağı haberini aldığım ilk günden beri bol bol fotoğraf çekmeye, aldıklarımın fişlerini, yaptıklarımın tarihlerini mümkün olduğunca biriktirmeye çalışmıştım. Aslında hala dağınık bir halde ama kronolojik olarak çok ciddi Ali fotoğraf ve belgelerim var; ama bir türlü toplu bir çalışma haline getiremedim. Onları toparlayıp, daha sonra Ali'ye hediye etmeyi istiyorum. Tabii bunu gerçekleştirdiğimde paylaşacağım da...

Ali'nin gelmesine yakın, Berrak - benim sevgili kardeşim- için güzel bir gün düzenlemek istedim. Halk dilinde :)) ''babyshower'' diye geçen gün yani :) ... Berrak her ne kadar istemese de, ben bu klişeden (babyshower) uzak bir gün yapmaya karar verdim. Haberi olmadan yapılacak ve O'ndan habersiz tüm arkadaşları çağrılacaktı. Tabii ki olabilecek tek mekan da bizim evdi. Kendim yaptığım için daha anlamlı olacağına inandığım bazı düzenlemeler yaptım.







Ali için seçtiğim hediyeleri, kendi içimde anlamlandırdım ve hoşuma da gitti :)
Köpekcik, onlar kadar sadık dostlara sahip olması ve merhametli olması için,
Tenis topu, içerisinde spor olan (ben futbol ve tenisi tercih ederim) bir hayatı olması için,
Rengarenk minik toplar, neşeli ve eğlenceli biri olması için,
Albümler, anıları önemseyen ve bir sürü güzel anı biriktirebilen biri olması için,
Araba, bir arabaya sahip olması için değil :)) Özellikle 70'lerden bir model seçtim ki, geçmişini önemseyen biri olsun...
ve tabii ki Nazar Boncuğu...Onu ayrıca anlamlandırmam gerekmedi :))








temsili Ali ve Berrak :))
ben yapmadım. O zamanlar çok hevesim yoktu cupcake yapımına. İleride denemelerim olacağa benziyor :)



Thursday, November 22, 2012

Sarı Çarşamba

Yaklaşık 4 aylık bir aradan sonra tekrar buradayım :)
Aslında hep buralardayım; ama okuyucu ve gezgin olarak. ''E madem açtın bu blogu neden geziniyorsun da yazmıyorsun'' da diyebilirsiniz tabii. Ama çok geçerli nedenlerim vardı. Ve en önemlisi de biraz can sıkıcı doğrusu :( Ne zamandır bütün yaptıklarımı ya da gezdiklerimi toparladığım fotoğraf arşivim yerle bir oldu. Kurtarılabilir mi çabalarım pek sonuç vermedi. Bugünlerde son denemelerimi de yapacağım yine de. En çok da tüm hatıralarımın uçup gitmesine üzülüyorum tabii ki....
İşte bu nedenle, elimde önceden birikmiş ve paylaşmak adına sakladıklarımın tamamı yok oldu :((

Artık yenilerini yapmam gerekiyor hızlıca :)

Hatta geçen gün kardeşimin eşinin yaptığı bir kurabiyeyi beğenip hemen denedim. Hatta fotoğrafladım da, ama onu daha sonra paylaşmam gerekiyor diye düşündüm. İlk ve tek yazımın da kurabiyeyle ilgili olduğunu gözönüne alırsak, bu blogun bir yemek blogu olduğunun düşünülmesini istemem açıkçası. Tabii yanlış anlaşılmasın kötü olan bir yemek ve kurabiye blogu olması değil, usta bloggerlara saygısızlık etmek :))

Zaman zaman minik denemeleri ve hediye kurabiyeleri paylaşmayı sürdüreceğim tabii ki :)

Bu uzun girişten sonra geleyim bugüne. Elimdeki bitmemiş işlerden ve kurabiye denememden bahsedip yazamadığım, ama yazmayı da istediğim için düşünüyordum ne yapabilirim diye. İşte tam da bunları düşünürken bugün bir arkadaşım sürpriz yapıp ofise ziyaretime geldi. Pek sıkılgan ve bezgin bir hali vardı. O da bu aralar oturup tembellik yapma özleminde benim gibi :) ...Penceremden dışarı bakıp bahçedeki ağaçları gördüğünde ''Ne sıkıcı ve Sarı bir Çarşamba bugün'' dedi. Oysa ben bayılırım sonbahara, hatta en sevdiğim mevsimdir. Veeee işte o an hemen bu Sarı Çarşambayı bloguma yazabilirim diye düşündüm.

İşte Sarı Çarşamba'nın Sarıları...









Thursday, August 02, 2012

İlk Pasta ve Kurabiye Denemesi...


Daha önce söylediğim gibi, uzun zamandır bloglarda geziniyorum.Hem takip ettiğim bloglarda hem de gün içerisinde rastladıklarımda elişleri ve hobi çalışmalarının yanısıra, pasta ve yameğe dair de paylaşımlar görüyordum.


Hiç bir zaman mutfakla ilgili hayallerim olmadı. Evlenene kadar pilav bile kardeşimle anılırdı. Annem dışarıda olduğunda 'pirinç ıslatın' diye kardeşimi arardı :) Lise çağlarında öne çıkan gençlik istekleri arasında sayabileceğimiz hiç birşeyi değil, mutfak aletleri isterdi annemden :) Ben ise tamamen tüketim amacıyla uğrardım mutfağa...Evlendikten sonra, garip biçimde ilgilenmeye başladım. Mecburiyetler, ilgileri de ortaya çıkardı sanırım. 


Gelelim kurabiyelere :) Hayattaki en değerli varlığımın papucunu dama atar gibi yapan başka bir aşk girdi hayatımıza... Canım yeğenim...Henüz 1,5 yaşında ve hep güzel anıları olsun istediğim için, özel bir 1. doğumgünü olsun istedim. Her ne kadar o bu planları anlamayacak yaşta olsa da, ileride bakıp keyif alacağı fotoğraflar ve anılar olsun istiyorduk. Hem süslemeler hem de O'na özel kurabiyeler yapılması gereken ilk işlerdi. Doğumundan önce ve sonra hep bir şekilde ''fil'' ile kesişti yollarımız. Ve doğumgünü temesı da otomatik olarak fil oldu. İşte filli pastası ve kurabiyeleri...









Tuesday, July 31, 2012

Ve Buradayım :)

Uzun zaman önce ismini koyduğum; ama bir türlü içini dolduramadığım sayfamdayım nihayet ! Bir süredir blogları izliyorum.Bir tür ''blog seyyahı'' da diyebilirim kendim için :) Şu anda burada olduğunuza ve bu satırları okuduğunuza göre siz de seyyahlardan sayılırsınız.
Birçok konuda ilgi ve heveslerim olmasına rağmen, şimdiye kadar hiç birine yeterince ilgi gösteremedim sanırım. İlgi gösterdiklerim de ya fotoğraflarda ya da bitmemiş halde çalışma odamda esir kaldılar diyebilirim :) Umarım bu blogla hem onları  hem kendimi hem de yeni heveslerimi özgürlüğe kavuşturacağım...
Bana ilham veren sevgili Ayda'ya teşekkür ediyorum.Umarım Ayda'nın blogu'ndan zevk aldığınız kadar benimkini de seversiniz...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...